1 MAYIS İşçi Sınıfının Birlik, Dayanışma ve Mücadele Günü                       Kurtuluş Cephesi


1 Mayıs - 1977/Taksim

    *** Kurtuluş Cephesi'nin 1 Mayıs bildirileri:

        *** 1 Mayıs 2007    |     pdf dosyası
        *** 1 Mayıs 2006
        *** 1 Mayıs 2005
        *** 1 Mayıs 2004
        *** 1 Mayıs 2003
        *** 1 Mayıs 2002
        *** 1 Mayıs 2001
        *** 1 Mayıs 2000
        *** 1 Mayıs 1999
        *** 1 Mayıs 1998

    *** DEVRİMCİ GENÇLİK'in 1 Mayıs bildirisi:
        *** 1 Mayıs 2007    |     pdf dosyası


        *** Kitle Gösterilerinde Görsellik ya da “Medyatik Olmak”
        *** 1 Mayıs ve Legalizmin Göstericiliği
        *** "1 Mayıs'ta Neredeydiniz?"
        *** Haydi, 1 Mayıs’da Meydanlara, Ama Öncelik Konfederasyonlara!
        *** 1 Mayıs'ın Ardından

 

      1 Mayıs'ın tarihi, ABD işçi sınıfının 8 saatlik işgünü talebiyle başlattığı mücadeleyle başlar.
      1881 yılında Örgütlü Meslek ve Emek Birlikleri Federasyonu (The Federation of Organized Trades and Labor Unions of the United States and Canada) tarafından "8 saatlik iş günü" telebiyle başlatılan mücadelenin dönüm noktası 1886 1 Mayıs'ı oldu.
      1 Mayıs 1886'da "8 saatlik işgünü" talebiyle başlayan gösterilere Şikago'da 90 bin, New-York ve Detroit kentlerinde on bin işçi katıldı.
      3 Mayıs günü 1.200 fabrikada 350 bin işçi greve başladı. Aynı gün, Şikago polisi ve lümpenlerden oluşturulmuş "milis" çeteler, McCormick Harvesting Machine şirketinin fabrikasında yapılan mitinge saldırdı. Çıkan çatışmada dört işçi yaşamını yitirdi.
      ABD hükümeti bu gelişmeler karşısında işçi sınıfının mücadelesini durdurmak amacıyla işçi önderlerini tutuklattı ve sekiz işçi önderini idam istemiyle yargıladı. Yargılama sonucunda Albert Persons, Adolph Fischer, George Engel ve August Spies idam cezasına çarptırıldı.
      Albert Persons, özür dileme şartıyla affedileceğinin söylenmesi üzerine, mahkemede şunları haykırdı: "Bütün dünya biliyor suçsuz olduğumu. Eğer asılırsam cani olduğumdan değil, emekçi olduğumdan asılacağım."
      Ve dört işçi önderi idam edildi.
      Böylece 1 Mayıs, F. Engels'in deyişiyle, burjuvazinin, “henüz olgunlaşmamiş olan bu emek ayaklanmalarini kaba kuvvet ve kaba bir sinif adaleti ile bastirma çabasi”nın ürünü olarak tarihte yerini almıştır.
      1 Mayıs, işçi sınıfının ekonomik-demokratik mücadelesinin bile burjuvazinin siyasal zoru ile durdurulmaya çalışıldığı, engellendiği bir tarihsel sürecin simgesidir.
      1889'da II. Enternasyonal'in Paris Kongresinde alınan kararla, 1 Mayıs, "işçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü" olarak ilan edilmiştir.