Karl Marks
Artı-Değer Teorileri
İkinci Kitap


Karl Marx'ın Theorien über den Mehrwert (1862-63) (Vierter Band des "Kapitals") Zweiter Teil adlı yapıtını, İngilizcesinden (Theories of Surplus-Value (Volume IV of "Capital") part 2, Lawrence and Wishart, London 1975, Translated by Renate Simpson, Edited by S. Ryazanskaya) dilimize çevrildi ve kitap, Fransızcasıyla (Théories sur la plus-value (Livre IV du "Capital") tome 2, Editions Sociales, Paris 1974, Publiées sous la responsibilité de Gilbert Badia) karşılaştırıldıktan sonra Artı-Değer Teorileri, İkinci Kitap adı ile, Sol Yayınları tarafından, Kasım 1999 tarihinde, Ankara'da yayınlanmıştır.

Eriş Yayınları tarafından düzenlenmiştir.
e-posta:
Kurtuluş-Cephesi Dergisi

Özgün biçimiyle Acrobat Reader formatında: Artı-Değer Teorileri / İkinci Kitap (4.899 KB)








EKLER[148]





[1. Tarımsal Ürün Arzının Talebe Her Zaman Tekabül Ettiği
Tezinin İlk Biçimi.
Rodbertus ve 18. Yüzyıl Ekonomistleri Arasındaki Pratisyenler]


      ||XII-580b| Adam Smith’in “rasgele” ortaya attığı, daha sonra Malthus’un kendi rant teorisi içinde tantanayla yinelediği ve kıs­men de kendi nüfus teorisinin temeli yaptığı, tahılın kendi talebini ürettiği, vb.1 tezi çok kısaca şu alıntıda ifade edilmiştir:       “Tahıl, kendi tüketimine göre kıttır ya da değildir. Eğer daha çok ağız varsa daha çok tahıl olacaktır, çünkü toprağı sürmek için daha çok el olacaktır; ve eğer daha çok tahıl varsa daha çok ağız olacak­tır, çünkü bolluk, insanı getirir...” ([John Arbuthnot], An Inquiry into the Connection Between the Present Price of Provisions, and the Size of Farms, etc. By a Farmer [Bir Çiftçinin, Günümüzdeki Yiye­cek Fiyatları ve Çiftlik Büyüklükleri Arasındaki Bağlantı Üzerine vb. Araştırması), Londra, 1773, s. 125).       Demek ki       “toprağın ekilip-biçilmesi fazla zorlanamaz” (agy, s. 62).       Rodbertus’un, tohumluk, vb. [çiftçinin hesaplarına] bir sermaye kalemi olarak girmediği biçimindeki fantezisi2, bazıları çiftçiler [sayfa 561] tarafından yazılmış, onyedinci yüzyılda (özellikle de o yüzyılın 60’lı yıllarında) yayınlanmış yüzlerce bilimsel araştırma tarafından çü­rütülmüştür. Ama buna karşılık, rant çiftçi için bir harcama kale­midir demek doğrudur. O3, rantı üretim maliyeti arasında sayar (ve gerçekten de onun üretim maliyetine girer).       “Eğer ... tahıl fiyatı, neredeyse, ancak toprağın değerinin, paranın değerine göre sahip olduğu oranla belirlenen, olması gerekli [fiyata .] yakınsa” (agy, s. 132).       Tarımı sermayenin sahiplendiği andan bu yana, çiftçi-kapitalist, rantı, kârdan bir indirim olarak görür ve artı-değerin tümü onun için esas olarak kârdır:       “Çiftçinin kârını hesaplamadaki eski yöntem üçlü rant (métayage sistemi)4 yöntemiydi. Tarımın çocukluk döneminde bu, malın dü­rüstçe ve eşit paylaşımı sistemiydi; bu sistem şimdi, dünyanın daha az aydınlanmış yörelerinde uygulanıyor ... biri toprağı ve sermayeyi buluyor, öteki bilgiyi ve emeği: ama iyi ekilip-biçilen iyi bir toprakta rant en önemsiz kalemdir: önemli olan, insanın sermayesine ve eme­ğin yıllık giderlerine yatırabileceği ve üzerinden faizi ya da geliri hesaplayacağı toplam [para .)dır” (agy, s. 34). |XII- 580b||

[2. Toprak Sahipleri ile Tüccar Arasındaki Husumet Konusunda
Nathaniel Forster’ın Görüşleri]

      ||XIII-670a| “Toprak ve ticaret çıkarları ezelden beri çekişirler ve birbirlerinin avantajını kıskanırlar” ([Nathaniel Forster], An Enquiry into the Causes of the Present High Price of Provisions [Günü­müzdeki Yüksek Yiyecek Fiyatının Nedenleri Hakkında Bir Araştır­ma], Londra, 1767, s. 22, dipnot). |XIII -670a||

[3. Rant ile Kâr Arasındaki İlişki Konusunda Hopkins’in Görüşleri]


      ||XIII-669b| Hopkins (parçaya bakılacak)5 toprak rantım, naif bir biçimde, artı-değerin orijinal biçimi ve kârı da ondan çıka­rılmış bir şey olarak [tanımlar]. Şöyle yazıyor:       “Üreticilerin hem tarımcı hem imalatçı olduğu ... dönemlerde, top­rak sahibi, toprak rantı olarak 10 sterlinlik bir değer alırdı. Bu ran­tın yarısının ham ürün olarak, yarısının da mamul maddeler olarak ödendiğini varsayalım; — üreticiler, tarımcılar ve imalatçılar şek­linde iki sınıfa bölündüğünde de, bu devam edebilirdi. Ancak pra­tikte tarımcıların rantı ödemesi ve kendi ürünlerini imalatçıların emeği karşılığında değiştirirken ürünü eklemeleri; böylece ödemenin, [sayfa 562] iki sınıf arasında hakkaniyete uygun oranlarda bölünmesi ve her iki tarafta ücretlerle kârların eşitlenmesi daha kolay bulundu” (Thomas Hopkins, Economical Enquiries relative to the Laws which Regulate Rent, Profil, etc. [Rantı, Kârı, vb. Düzenleyen Yasa Çerçe­vesinde Ekonomik Araştırmalar], Londra, 1822, s. 26). |XIII-669 b||

[4. Tarımdaki ilerleme Konusunda Carey’int Malthus’un ve
James Deacon Hume’un Görüşleri]

      ||XI-490| “Gözlemleneceği üzere, toprak sahibini ve çiftçiyi biz her zaman bir ve aynı kişi olarak düşünüyoruz. ... Birleşik Devletler’de bu böyledir.” (H. C. Carey, The Past, the Present, and the Future [Geçmiş, Günümüz ve Gelecek], Philadelphia, 1848, s. 97, dipnot).       “İnsan [...] her zaman kötü topraktan iyi toprağa gider, killi ya da kireçli toprağı işler ve kendi ayak izleri üzerinden geri döner; ve bu dursuz-duraksız sürer ... ve [...] bu yolun her adımında daha iyi bir makine6 yapmış olur...” (agy, s. 128-129). “Sermaye tarımda, motor­lara göre daha avantajlı biçimde yatırılabilir, çünkü birinciler yal­nızca birbirine denktir, ötekisi ise üstündür, kudrettir” (agy, s. 129). ‘’Bir buharlı motordan” (ki yünü kumaşa vb. çevirir) “elde edilen ka­zanç emeğin [...] ücretidir, eksi makinenin eskimesi. Toprağı biçim­lendirmek için kullanılan emek, ücretleri ve artı, makinenin iyileş­tirilmesinin kazancını üretir” (agy, s. 129). Demek ki “yılda 100 sterlin bırakan bir toprak” yılda aynı miktarda bırakan bir buharlı motordan daha pahalıya “satılacaktır” (agy, s. 130). “Birincinin alı­cısı, bilir ki, o toprak ücretleri ve faizi ödeyecektir, artı, kullanılma­sının değerinde yarattığı artışı ödeyecektir. Ötekinin alıcısı, buharlı motorun kendisine ücretlerle faizi ve eksi, kullanım nedeniyle değe­rindeki azalmayı vereceğini bilir [...] Biri, kullanıldıkça iyileşen bir makine alır. Öteki, kullanıldıkça kötüleyen bir makine [...] Birinci­si, üzerinde sürekli artan gelir getirici yeni sermaye ve emeğin yatı­rıldığı bir makinedir, oysa ötekine böyle bir harcama yapılamaz” (agy, s. 131).

*


      Üretim harcamalarını azaltan ve sonunda fiyatlarda düşüş sağ­layan ama ilkin —henüz fiyatlar düşmeden— tarımsal kârın geçici olarak yükselmesine [neden olan] tarımdaki iyileştirmeler asla şaşmaksızın       “... sonunda rantı artırır. Geçici büyük kârlar yapma fırsatından yararlanmak için yatırılan artırılmış sermaye, mevcut kira sözleş­mesinin sona ermesi üzerine pek nadir, ya da tümüyle topraktan alı­nıp götürülebilir; ve kira sözleşmesinin yenilenmesi halinde yarar sağlayan, ranttaki artış nedeniyle toprak sahibidir” (Thomas Robert [sayfa 563] Mallhus, An Inquiry Into the Nature and Progress of Rent [Rantın Doğası ve Gelişimi Hakkında Bir Araştırma], Londra, 1815, s. 26).

*

      “Son zamanlardaki yaygın yüksek fiyatlara kadar ekilebilir top­rak genel olarak ufak bir rant bıraktıysa bu, daha çok, sık nadas yapma gereğinin kabul edilmesinden ötürüydü; aynı sisteme geri dönüşe izin vermek için rant yeniden düşürülmelidir” (James Deacon Hume, Thoughts on the Corn-Laıvs [Tahıl Yasaları Üzerine Dü­şünceler], Londra, 1815, s. 72). |XI-490a||

[5. Tarım Emeğindeki Üretkenlik Artışı Konusunda
Hodgskin’in ve Anderson’un Görüşleri]

      ||XIII-670a| “Nüfus çoğalırken, insana yiyecek sağlamak için aza­lan bir yüzey yeter” [Thomas] Hodgskin (imzasız), The Natural and Artificial Right of Property Contrasted ..., [Doğal ve Yapay Mülkiyet Hakkının Karşılaştırılması...], Londra, 1832, s. 69).       Benzer düşünceler daha önce7 Anderson’da vardı. |XIII-670a||

[6. Kâr Oranında Düşüş]


      ||XIII-670a| Daha fazla değişmeyen sermaye (makine, hammad­de) ve göreli olarak daha az canlı emek kullanan daha büyük ser­mayenin, toplam sermaye üzerinden hesaplanan kâr [oranı], top­lam sermayeye göre daha fazla canlı emek kullanan daha küçük sermayenin bıraktığı daha küçük kâr [miktarından] daha düşük olacaktır. Değişen sermayedeki [göreli] azalma ve değişmeyen ser­mayedeki göreli artma, her ne kadar iki kesimde de büyüme olu­yorsa bile, emeğin artan üretkenliğinin bir başka ifadesidir. |XIII-670a|| [sayfa 564]






Dipnotlar

      1 Bkz: bu cilt, s. 338 vd. -Ed.
      2 Bkz: bu cilt, s. 39-49. -Ed.
      3 Arbuthnot kastediliyor. -Ed.
      4 Çiftçinin rantı ayni olarak ödediği sistem, ortakçılık. -ç.
      5 Bkz: bu cilt, s. 49 ve açıklayıcı not 20. -Ed.
      6 Yazar, makine derken, işlenen ve iyileştirilen toprağı kastediyor. -Ed.
      7 Bkz: bu cilt, s. 133-134. -Ed.

Açıklayıcı Notlar

      [148] Ekler bölümüne alınan kısa notları Marx not defterlerinden XI, XII ve XIII. defterlerin kapağına yazmıştı. Bu notlar, Teoriler’in bu ikinci kitabındaki ana metinde yer alan bazı sorunlarda ek malzemeyi içeriyor. – 561.


Sayfa başına gidiş