KURTULUŞ CEPHESİ - Kasım-Aralık 1998
Türkiye Tarihinden
"1965-71
Türkiye'de Devrimci Mücadele
ve Dev-Genç"
"Yeni kuşak, içinde bulundukları ilişkilerde her türlü nesnel bilgiden uzak tutulurken, yazılı ve görüntülü basın tarafından (moda sözcükle medya) kendilerine sunulan hazır, kurgusal (montaj) bilgilerle yetinmek zorunda bırakıldılar. Devrim, devrimcilik, devrimci mücadele, örgütsel faaliyet, örgüt vb. hakkındaki tüm bilgileri bu kurgusal bilgilerle sınırlıydı. Böylece, Tupamaros yöneticisinin de belirttiği gibi, 'bilgi eksikliği, genel tarihsel bilgi eksikliği', örgütler ve örgütsel faaliyet üzerine bilgi eksikliği, nesnel bilgi ile kurgusal bilgi arasındaki farklılıkla belirlenen bir zıtlık olarak ortaya çıkmaktadır. Yazılı ve görüntülü basının, romanların, filimlerin, televizyon dizilerinin, aktüel haberlerin kurgusu içinde ve kurgusuyla devrimci mücadeleye ilişkin olarak elde edilen bilgiyle 'bilgi sahibi' kılınan yeni kuşak, eski devrimcilerin yozlaşmış ve yozlaştırılmış ilişkileri içinde, bu bilgilerinin doğru olduğu kanısına ulaştılar. Bunun sonucunda devrimci mücadele ile kesinkes çatışan ve devrimci mücadeleden dışlanması kaçınılmaz olan anlayışlar ve davranışlar, bu bireyler tarafından doğal bir anlayış ve davranış olarak kabul edildi ve pratikte de ona göre hareket etmeye başladılar. Bu durum devrimci örgütlerce de facto kabul edildi."
(Kurtuluş Cephesi, Sayı: 36, Mart-Nisan 1997)
İşte ülkemiz solunda "de facto" kabul edilen bu durum, pekçok sol yayında kendisini sürekli ortaya koymaktadır. Bunun son örneği, 10 Ekim 1998 tarihinde yayınlanan "Halkın Sesi Kurtuluş"un 4. sayısında, "Kürdistan'da Tek Yol Devrim" bölümünde "Tarihsel ve Güncel Bir Belge" başlığıyla yayınlanan yazıda bir kez daha ortaya çıkmıştır.
HS Kurtuluş, "Kürt sorunu" bağlamında, "1971'de Parti-Cephelilerin yayın organlarından biri olan Kurtuluş Yayınlarının broşür olarak çıkardığı bir yazıdan alınmış" [*] alıntılarla M. Belli'nin niteliğini sergilemeyi amaçlamıştır.
"Tarihsel ve Güncel Bir Belge" başlıklı yazıda, yapılan alıntılar içinde "Mahir'in düştüğü dipnot"tan aktarmalar yapılmakta ve "Mahir, Belli'nin şovenist, uzlaşmacı tezlerini ele almaya devam ediyor" diyerek tamamlanmaktadır. [*]
Tüm bunlar okunduğunda, M. Belli'nin uzun yıllar savunduğu şovenist tezler, "Parti-Cephelilerin" "27 yıl önce" kaleme aldıkları bir yazı çerçevesinde ortaya konulduğu ileri sürülmekle birlikte, bunun bizzat Mahir Çayan yoldaş tarafından kaleme alınmış bir yazı aracılığıyla yapıldığı söylenmektedir. Ve buna ilişkin olarak yapılan alıntılar için kaynak olarak "Türkiye Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi Dava Dosyası-Yazılı Belgeler, sayfa: 352-353" gösterilmektedir. Böylece HS Kurtuluş, bir yandan M. Belli'nin niteliğini sergilerken, öte yandan THKP-C'nin "Kürt ulusal sorunu konusunda çok uzun bir yazılı çalışma bırakmamış" olmasının getirdiği boşluğu tamamlamaktadır. Ve üstelik bunu "birinci elden", yani Mahir Çayan yoldaşın ağzından yapmaktadır!
İşte ülkemiz solunda 1980 sonrasında ortaya çıkan "bilgi eksikliği, genel tarihsel bilgi eksikliği", bu yazı içinde en açık biçimde görülmektedir.
Ülkemiz devrim tarihini azçok izleyen herkesin bilebileceği gibi, "THKP-C Dava Dosyası" adlı kitap, ilk kez Ağustos 1976 tarihinde Yar Yayınları tarafından basılmıştır. Kitap, yasal çerçeve içinde THKP-C'ye ilişkin yazıların bir basımı olarak çıkmıştır. Bu bağlamda, içinde Kesintisiz Devrim II-III dışında kalan Mahir Çayan yoldaşın tüm yazıları ile "1965-71 Türkiye'de Devrimci Mücadele ve Dev-Genç" broşürü ve Kurtuluş'un 2. sayısında yayınlanan "Ülkemizde Oynanan Oyun ve Bütün Küçük-Burjuva Oportünist Fraksiyonlarının İhaneti" başlıklı yazı yer almaktadır. Ve bu broşür ile yazının Yusuf Küpeli tarafından yazıldığı ise, neredeyse herkesin bildiği, harcıalem bir bilgi durumundadır. Yazının Mahir Çayan yoldaş tarafından yazıldığının ileri sürülmesi, bir kalem sürçmesi olarak düşünülse bile, ülkemiz solunun içinde bulunduğu "bilgi eksikliği, genel tarihsel bilgi eksikliği"nin ne denli yaygınlaştığını göstermektedir.
Şüphesiz Yusuf Küpeli, bir dönem Dev-Genç başkanlığı yapmış, THKP-C'nin üç kişilik ilk Merkez Komitesi'nde Mahir Çayan yoldaş ve M. Ramazan Aktolga ile birlikte yer almış ve 12 Mart döneminde sağa savrulmuş ve THKP-C'nin ideolojik-politik-stratejik ilkelerine aykırı harekette bulunduğundan dolayı, M. Ramazan Aktolga ile birlikte örgütten ihraç edilmiş bir kişidir. Böyle bir kişinin kaleme aldığı bir broşürden alıntı yapmak, bilinç seviyesinin düşük olduğu ve her şeyin ajitatif bir söylem üzerinde yürütüldüğü bir ilişkiler ağında "uygunsuz" olacağı düşünülebilir. Ama bu, hiçbir biçimde tarihsel bir gerçeğin "tarihsel ve güncel bir belge" için değiştirilmesini gerektirmez. Söz konusu olan broşür, Kurtuluş Yayınları tarafından yayınlanmıştır ve Kurtuluş (dergi ve broşürleriyle) THKP-C'nin tek yayın organı durumundadır. Dolayısıyla yayınlanan broşürün içeriği, tümüyle Kurtuluş'u bağlar. Bu nedenledir ki, broşür, Yusuf Küpeli imzasıyla değil, Kurtuluş imzasıyla yayınlanmıştır. Yusuf Küpeli'nin daha sonraki süreçte THKP-C'nin ideolojik-politik-stratejik ilkelerine aykırı harekette bulunması ve örgütten ihraç edilmesinin, broşürün niteliğini ve içeriğini değiştirmeyeceği de açıktır. Sorun, broşürün kim tarafından kaleme alındığı değil, içeriğinin ne olduğudur. Bu nedenle, "1965-71 Türkiye'de Devrimci Mücadele ve Dev-Genç" broşüründen alıntı yapmak, alıntının doğru ya da yanlışlığından öte hiçbir biçimde "uygunsuz" bir tutum sayılamaz. Bu konuda Lenin'in Kautsky'den yaptığı alıntıları anımsamak yeterli olacaktır. (Bu kısa yazının amacı, bu konuyu irdelemek olmadığından, bunları belirtmekle yetiniyoruz.)
Mahir Çayan yoldaş, Aralık 1971 tarihinde yazdığı bir mektupta, Yusuf Küpeli ve M. Ramazan Aktolga'ya ilişkin olarak şu değerlendirmeyi yapmaktadır:
"Bu iki arkadaş ortak görüşlerimiz olan ve bir ölçüde hareketimizin ideolojik, teorik temellerini oluşturan bütün eski yazıları, Parti ve Cephe bildirilerini, Kurtuluş'ta tespit edilen çizgiyi ve de yazıp da bastırılmayan konuşmalarımız, vs.'yi tümden reddetmektedirler...
(...) Bilebildiğim kadarıyla bu arkadaşlar, Marksizmden habersiz kişiler değil, tam tersine bu konuda toplantılarda, vs.'lerde sözcülük yapan çeşitli fraksiyonların yanlış çizgide olduğunu, sosyalizmin ustalarının eserlerinden alıntılarla söyleyen ve de aylarca birlikte devrim anlayışı, çalışma tarzı, örgüt anlayışı, Türkiye'nin şartları gibi konularda konuşup hemfikir olduğumuz kişilerdir."
Evet, "1965-71 Türkiye'de Devrimci Mücadele ve Dev-Genç" broşürü, 1971 yılında Yusuf Küpeli tarafından kaleme alınmış ve Kurtuluş Yayınları tarafından broşür olarak ve Kurtuluş imzasıyla yayınlanmıştır. Broşür, kendi bütünlüğü içinde, Yusuf Küpeli'nin üslubunu yansıtmakla birlikte, o dönemde THKP-C' nin görüşlerini açıklayan bir broşürdür. İçerebileceği eksiklikler ve yanlışlıklar, bu çerçeve içinde değerlendirilmek durumundadır. Ama yazının Mahir Çayan yoldaş tarafından yazılmadığı tarihsel bir gerçektir. 1980 sonrasında yetişen yeni devrimci kuşağın karşı karşıya kaldığı emperyalizmin ideolojik saldırı ve saptırmaları ortamında, en basit bir tarihsel gerçeğin bile değiştirilmesine, farklılaştırılmasına ya da yok kabul edilmesine karşı kesin bir tutum takınılması, nesnel gerçeğin kavranılmasını esas alan Marksist-Leninist ideoloji açısından önemli olduğu kadar, ülkemiz devrim tarihinin doğru ve tam olarak kavranılması açısından da önemlidir. Bu konularda gösterilecek en küçük bir kayıtsızlık, "bana necilik", "aman sendecilik", kısa dönemde sonuçlar üretmese de, orta ve uzun dönemde, tek tek örgütlerin kendi tarihsel süreçlerinden kopmalarını ve giderek yalıtık dönemlerden oluşan bir geçmişe sahip olmalarını getirecektir.
Dipnotlar
[*] Halkın Sesi Kurtuluş, Sayı: 4, s: 22, 10 Ekim 1998