28 Mart 1870 dolaylarında Marx tarafından yazılmıştır.
İlk kez
Die Neue Zeit, Bd. 2, n° 15, 1902'de yayımlanmıştır.
[Türkçe'ye çevirisi, Marks-Engels:
Seçme Yapıtlar, Cilt: II, s: 209-212, Birinci Baskı, Sol Yayınları, Temmuz 1977]
Eriş Yayınları tarafından düzenlenmiştir.
e-posta:
Kurtuluş-Cephesi Dergisi
ULUSLARARASI İŞÇİ BİRLİĞİNİN LONDRA KONFERANSINDA
YAPILAN KONUŞMANIN TUTANAĞI
21 EYLÜL 1871
SİYASAL sorunlar karşısında mutlak bir tarafsızlık içinde bulunmak olanaksız; tarafsız basın da her gün siyaset yapıyor. Buradaki sorun, bunun nasıl yapıldığı ve bunun ne türden bir siyaset olduğudur. Bunun dışında, tarafsızlık bize göre olanaksızdır. İşçi sınıfı partisi, siyasal bir parti olarak, şu anda ülkelerin çoğunda faaliyet göstermektedir, ve biz tarafsızlık vaazederek onu mahvedecek kişiler değiliz. Pratik yaşamın deneyimi, mevcut hükümetlerin siyasal baskıları, sevsinler sevmesinler, ve bu ister siyasal ister toplumsal amaçlarla olsun, işçileri siyasetle uğraşmaya zorlamaktadır. Onlara tarafsızlık vaazetmek, onlan burjuva siyasetinin kucağına atmak demektir. Proleter siyasal eylemi gündeme getirmiş olan Paris Komününün hemen ardından, tarafsızlık diye bir şey hele hiç sözkonusu değildir.
(sayfa 294)
Biz, sınıfların ortadan kaldırılmasını istiyoruz. Bunu gerçekleştirmenin yolu nedir? Proletaryanın siyasal egemenliğidir. Bunun herkesçe teslim ediliyor olmasına karşın, gene de, siyasete karışmamamız söyleniyor! Tarafsızlıkçılar, kendilerinin devrimci olduklarını söylüyorlar, hem de devrimci
par excellence. Ama devrim en yüce siyasal eylemdir, ve devrim isteyen kişi onu gerçekleştirme aracını da, yani devrimi hazırlayan ve işçilerin devrimci bir eğitimden geçmelerini sağlayan -ki bu olmaksızın, işçilerin, savaşın hemen ertesi günü Favre'ların ve Pyat'ların ağına düşecekleri kesindir- siyasal eylemi de istemek zorundadır. Ama bizim siyasetimiz işçi sınıfı siyaseti olmalıdır. İşçi partisi hiç bir zaman herhangi bir burjuva partisinin kuyruğu olmamalı; kendi hedefine, kendi siyasetine sahip bağımsız bir parti oluşturmalıdır.
Siyasal özgürlükler, toplanma ve örgütlenme hakkı, basın özgürlüğü - bizim silahlarımız işte bunlardır. Bunlar bizim elimizden alınmaya kalkışılırken kollarımızı kavuşturup tarafsız rnı kalacağız? Siyasete karışmanın mevcut durumu kabullenmek anlamına geldiği söyleniyor. Tersine, mevcut durum bize ona karşı çıkma olanağı verdiği sürece, bu olanağı kullanmamız hiç de mevcut durumu kabuIlenmek demek değildir.
(sayfa 295)
Tam metin olarak ilk kez
1934'te lnternationale Communiste,
n° 29'da
yayımlanmıştır