ANADOLU
SANAT
Siyasal Sinema
      ""Amerikan yaşam tarzı" olarak 1950'lerden itibaren dünya çapında yaygınlaştırılmaya çalışılan "tüketim toplumu", ağırlıklı olarak "görsel" malzemeye dayandırılmış olması, bu gelişmeden en çok yararlanan ideolojik unsur olmasını getirmiştir. 1950'lerden itibaren Hollywood filimleriyle kitlelere benimsetilmeye çalışılan "Amerikan yaşam tarzı", televizyon yayınlarının uydular aracılığıyla yayınlanmasının kitlesel hale getirilmesiyle birlikte yeni araçlara ve olanaklara sahip olmuştur. Müzik alanında teknolojinin kullanımıyla ortaya çıkan "klip"ler, aynı zamanda müziğin insanın duyum organına hitap eden bir sanat olmaktan çıkartmış, onu görüntüyle, duyum organından çok görme organına hitap eden bir üretim haline getirmiştir. Böylece "Amerikan yaşam tarzı" olarak "tüketim"e yönelik ideolojik propaganda yeni bir aracı sahip olmuştur.
      Burjuva ideolojisinin, mevcut düzene bağlı ve mevcut düzen içinde yaşamayı benimsemiş insanlar yaratma hedefi, bu teknolojik gelişmelerle daha kolaylaştırılmıştır. İnsanların, doğa ve toplum hakkında nesnel bilgiye sahip kılınarak, bu bilginin gerçekliği üzerinde belli bir bilince sahip bireyler olmaları, her zaman burjuvazinin karşı durduğu bir düşünce ve eylem olmuştur. Burjuvazi için, bireyin nesnel bir bilgiye sahip olması değil, üretim sürecindeki yerine ilişkin gerekli teknik bilgiye sahip olması yeterlidir. Bunun ötesindeki tüm bilgi ve ilişki, o birey için bir yük olacaktır. Bu nedenle, hızlı tüketilebilir nesneler, hemen her koşulda, burjuva propagandasının araçları olmuştur. Burjuvazinin tüm bunlardaki tek amacı, proletarya devrimini engellemek olduğu ise, tartışmasız bir gerçektir."