Biz diyaloğa açık gerillalarız. Biz her
zaman halk örgütleriyle, sivil toplumun geri kalanıyla, gazetecilerle,
hatta halkın bir parçası olmasına karşın kötü ücretler karşılığında, halkı
açlığa sürüklerken kendisini gitgide daha da zenginleştiren yozlaşmış bir
hükümeti koruyan polis ve askerlerle bile diyaloğa açık olduk. Biz gazetecilerle
konuşmaktan ya da gazetecilerin Büyükelçiliğin içinde neler olup bittiğini
gözlemlemelerinden korkmuyoruz. Aynı şekilde, gazetecilerin cezaevlerindeki
koşulları kendileri görebilmeleri için cezaevlerine girebilmelerini istiyoruz.
Siz, gazeteci arkadaşlar, --aynı hükümetin bildiği gibi-- siz de
biliyorsunuz ki, kadınların, hizmetlilerin, 400'den fazla kişinin ve büyükelçinin
Büyükelçilikten ayrılması Edgar Sanchez Komando Birliği'nin üyelerince
alınmış Lima'daki Japonya Büyükelçiliğinin işgaliyle amaçladıklarının
askeri değil siyasi bir çözüme ulaşmak olduğunu gösteren tek yanlı bir
kararın parçasıdır.
Hâlâ, hükümet cephesinden en azından insani bir
davranış bekleniyor. Hükümet, örneğin, çeşitli hapishanelerde bulunan kadınları
serbest bırakmış değil, halkımızın kızkardeşleri, anneleri, kızları, Peru'nun
işkence odalarında ve cezaevlerinde işkenceye, tacize, tecavüze uğruyorlar,
ve bunun sonucunda çeşitli hastalıkların acısını çekiyorlar. Hükümet, ağır
hasta olan, erkek veya kadın, yoldaşları da serbest bırakmış değil. Edgar
Sanchez Komando Birliği kirli savaş siyasetleriyle, işkenceyle, suikastlarla
ya da Peru halkında pekçok ölüme neden olan neo-liberal siyasetin uygulanmasıyla
bağıntılı olmadığını kabul ettiklerini, çözümün askeri değil siyasi olması
için yapabilecekleri herşeyi yapmaları sözünü alarak zaten bıraktı. Bir
vicdan meselesi olarak alıp ellerinden geleni yapacaklarından eminiz.
Edgar Sanchez Komando Birliği hiçbir zaman elli
kişiyi daha bırakacağını söylemedi.
Bu, yalanlar üzerinden yönetmeye alışkın olan
Bay Fujimori'nin ve onun istihbarat servisinin bir başka yalanıdır. Bu
yeni yalanlarla birlikte, kuşkusuz bunu sağlamak için hepinizi hapse tıkamayacağından
uluslararası basının kendi kendisini sansür etmesini istiyor. Peru'da cezaevlerinde
70 gazeteci var. 22 yaşındaki gazeteci Melisa Alfaro istihbarat servisince
gönderilen bir bombalı mektupla öldürüldü; çalıştığı Cambio dergisi sonunda
kapatıldı ve sürgünde yaşamak üzere ülkeyi terketmeyi başaran bazı gazeteciler
hariç dergideki gazeteciler ve diğer çalışanlar tutuklandılar. Ayacucho'da
bir gazetecinin ve Caretas dergisinden ve La Republica gazetesinden iki
muhabirin ölümünden ordunun sorumlu olduğu kanıtlandı. Diğer özgürlükçü
dergiler ve gazeteler ekonomik baskılar nedeniyle kapanmak zorunda kaldılar.
Özgür basına karşı uygulanan baskı, yalnızca hayatta kalmak için işi espriye
vuran hükümet yandaşı gazeteciliğin yaşamasına izin verdi.
Saygılarımızla,
Isaac Velasco,
MRTA Uluslararası Temsilcisi